Rahimin vajinaya açıldığı bölge rahim ağzı ya da serviks olarak adlandırılır. Rahmin gövdesini vajinaya bağlayan rahim ağzındaki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyüyüp çoğalması durumu rahim ağzı kanseri olarak tanımlanır.

Rahim ağzı iki farklı bölümden oluşur ve her iki bölümde bulunan hücre tipleri birbirinden farklıdır. Rahim gövdesine yakın olan serviks bölümüne “endoserviks” denir ve rahim ağzının iç kısmında mukus üreten glandüler hücreler bulunur. Rahim ağzının diğer bölümü ise vajina başlangıcının hemen üzerinde konumlanır ve ektoservis olarak adlandırılan bu kısımda yassı hücreler yer alır.

Endoserviks ve ektoserviks bölümleri “transformasyon zonu” olarak adlandırılan alanda buluşurlar; rahim ağzı kanserlerinin büyük bir kısmı bu bölgede oluşan hücre çoğalmaları neticesinde meydana gelir. Hücrelerin kansere dönüşme süreci bir anda gerçekleşmez; ilk olarak PAP Smear testi ile teşhis edilebilen kanser öncesi değişimler gözlenir. Bu nedenle rahim ağzı kanseri PAP Smear testi ile önceden teşhis edilip tedavisi yapılabilen jinekolojik kanserler arasında yer alır.

Rahim Ağzı Kanseri Belirtileri

Serviks kanseri belirtileri ve belirtilerinin şiddeti kişiden kişiye ve kanserin evresi doğrultusunda değişebilir. Kanserin erken evrelerinde genellikle hastalarda şikâyet oluşmaz. Ancak smear testi sonucunda anormal hücrelerin erken teşhis edilmesi ile ilk evrelerdeki rahim ağzı kanseri tedavi edilebilir. Serviks kanseri ilerledikçe adet döngüleri arasında kanama, menopoz sonrası kanama, vajinal akıntı, adet dönemlerinde uzama ve cinsel ilişki sonrası kanama gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Rahim ağzı kanseri hücrelerinin metastaz yapması durumunda pelvik ağrı, kilo kaybı, iştah azalması, kemik ağrısı, kemik yoğunluğunun azalması, vajinadan idrar kaçağı ve sırt ağrısı gibi semptomlar ortaya çıkabilir.

Serviks Kanseri Teşhisi Nasıl Yapılır?

Rahim ağzı kanserinin teşhisinin erken dönemde yapılabilmesi için kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarınca yapılan smear testi etkili bir yöntemdir. Smear testi bulgularında anomali olduğunda biyopsi yapılarak bölgede bir kanser gelişimi olup olmadığı anlaşılabilir. Smear ve rahim ağzı biyopsisi dışında kolposkopi, rektovajinal muayene, BT taraması, MRG taraması, Pozitrom Emisyon tomografi ve kan sayımı gibi yöntemlerle teşhis ve rahim ağzı kanseri evrelemesi gerçekleştirilir.

Rahim Ağzı Kanseri Tedavisi

Cinsel yolla bulaşan HPV (Human Papilloma Virüsü), sigara içiciliği, bağışıklık sisteminin zayıflaması, chlamydia enfeksiyonu, obezite, uzun süreli doğum kontrol hapı kullanımı, 17 yaşından önce doğum yapılması, dietilstilbestrol (düşük önleyici bir hormon ilacı), aile öyküsü, 3 ve daha fazla tam dönemli hamilelik yaşanması gibi risk faktörleri neticesinde ortaya çıkabilen rahim ağzı kanserine uygulanacak en uygun tedavi kişi özelinde belirlenir.

Tüm dünyada kadınlarda meme kanseri ve kalın bağırsak kanserinden sonra üçüncü sırada görülen rahim ağzı kanserinde, hastalığın evresi ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak radyoterapi, kemoterapi, immünoterapi, hedefli terapi ve cerrahi tedavi seçenekleri uygulanabilir. Bazı hastalarda birden fazla tedavi yönteminin eş zamanlı uygulanması da gerekebilir.

KADOMER olarak jinekolojik kanserlerin erken dönemde teşhis edilmesi ve jinekolojik kanserlerin tedavisi alanında hizmet veriyoruz. Tedavi süreçlerini jinekolojik onkoloji alanında ihtisas yapan Prof. Dr. Hüsnü Çağlar önderliğinde yürütüyoruz.